Telbiye, Lebbeyk kelimesi ile aynı kökten türemiş olup teslimiyeti ifade etmektedir. Sözlükte; “isteği yerine getirmek”, “davete icabet etmek” manasındadır. Dinimizce; “Bir emri, bir isteği yerine getirmek için buyruğu talep etmek ve o buyruğu yerine getirmek.” anlamında kullanılmaktadır.

Lebbeyk, geniş anlamıyla: “Buyur ey Rabbim huzuruna geldim, emrin üzere geldim, bedenimle, ruhumla, içimle, dışımla, zahirimle, batınımla, malımla, mülkümle, her şeyimle senin emrine amadeyim ve sana teslim oldum.” demektir.

Telbiye duası;

لَبَّيْكَ اللَّهُمَّ لَبَّيْكَ، لَبَّيْكَ لاَ شَرِيكَ لَكَ لَبَّيْكَ، إِنَّ الْحَمْدَ، وَالنِّعْمَةَ، لَكَ وَالْمُلْكَ، لاَ شَرِيكَ لَكَ

“Lebbeyk Allahümme lebbeyk, lebbeyke lâ şerîke leke lebbeyk, innel hamde ve’n-ni’mete leke ve’l-mülk, lâ şerîke lek.”

Manası;

“Buyur (emret) Allah’ım! Emrine amadeyim buyur! Senin hiçbir ortağın yoktur. Emrine amadeyim buyur! Şüphesiz hamd sana mahsustur. Nimet de mülk de senindir. Senin hiçbir ortağın yoktur.”

Telbiye Okumanın Fazileti

İhram giyilip telbiye getirildikten sonra artık ihram yasakları başlamıştır. İhram niyet ve telbiye ile başlar. Telbiyenin çok söylenmesi, hac ve umrede vaktin boşa geçirilmediğine işaret eder. Telbiyenin az söylenmesi ise, zikrin azlığına, malayani ve günahın çokluğuna sebep olur.

Sehl İbn Sa’d [radiyallahu anh] anlatmıştır: “Rasûlullah [sallallahu aleyhi vesellem] buyurdular ki:

“Telbiyede bulunan hiçbir Müslüman yoktur ki, onun sağında ve solunda bulunan taş, ağaç, sert toprak onunla birlikte telbiyede bulunmasın. Bu iştirak (sağ ve solunu göstererek) şu ve şu istikamette arzın son hududuna kadar devam eder.” [Tirmizi]

Bu hadisle haccın haşmetinin, manevi değerinin müstesna bir azamet taşıdığını anlamaktayız.

Telbiyeyi Yüksek Sesle Söylemenin Gereği ve Fazileti

Hz. Ebu Bekr [radiyallahu anh] anlatıyor:

Rasûlullah’a [sallallahu aleyhi vesellem], “Hangi hac daha faziletlidir?” diye soruldu.

Efendimiz [sallallahu aleyhi vesellem]

“Yüksek sesle telbiye getirilip, kurban kesilerek yapılan hac.” diye cevap verdi.” [Tirmizi]

Telbiye haccın alametlerindendir.

Nitekim Efendimiz [sallallahu aleyhi vesellem] şöyle buyurmuştur:

“Cebrail, bana gelip, ashabıma, yanımda bulunanlara telbiyede seslerini yükseltmelerini emretmemi bana söyledi ve ‘Yâ Muhammed! Telbiyede seslerini yükseltmelerini ashabına emret! Çünkü bu haccın alâmetlerindendir!’ dedi” [Ahmed b Hanbel]

Not: Bayanlar, telbiye ve tekbir getirirken, dua ederken seslerini yükseltmezler. Özel gününde olan hanımlar da niyet ve telbiye getireceklerdir. Getirmemeleri halinde ya mikatın (ihram sınırı) dışına çıkmaları veya kurban kesmeleri gerekir.